TR/Prabhupada 0332 - Tüm Dünyanın Çok Huzurlu Olduğu Bir Durum Olabilir



Room Conversation -- April 27, 1976, Auckland, New Zealand

Tüm dünyanın çok huzurlu olduğu bir durum olabilir. Sadece ahmak liderlerce kötü yönetiliyor. Yoksa insanlar çok huzurlu yaşayabilir, ziyadesiyle yiyebilir, zaman kazanabilir, ve yaşamın temel gereksinimlerini durdurmaya da gerek yok. Yemek, uyumak, aynı zamanda cinsel hayat için de düzenleme var. Ama budala ve ahmaklar gibi değil. Aklı başında adam gibi. Lakin bu modern uygarlık çıldırmış, deli bir medeniyet. Cinsel hayatta az bir zevk var- yalnızca cinsel hayat, cinsel hayatı arttırmak herşeyi mahvediyor. Bu çılgınlık. Yemek- herşeyi, her saçma sapan şeyi ye ve bir pisboğaza dönüş. Uyumak- Oo, sınırı yok, mümkünse yirmi dört saat uyu. Devam eden, süre gelen bu. Yemek, uyumak, çiftleşmek. Ve savunma- atomik silahlar keşfet, bu silah şu silah, ve masum insanları öldür, gereksiz yere, savunma. Süre gelip giden bu. Fakat herşey huzurlu bir durum yaratmak için düzgünce kullanılabilir ve siz huzurlu olduğunuz zaman, rahatsızlık olmadığında, o zaman mutlu bir şekilde Hare Kṛṣṇa'yı söyleyebilirsiniz ve hayatınız başarılı olur. Bizim programımız bu. Biz hiçbir şeyi durdurmak istemiyoruz. Nasıl durdurulabilir ki? En temel ihtiyaç herneyse... Bizim sannyāsa düzenini kabul etmiş olmamız gibi. Nedir bu? "Oh, sadece cinsel hayatımız yok. Yoksa biz de yiyoruz, biz de uyuyoruz." İyi bir yaşlılıkta bu da durdurulur. Yaşlılıkta, benim gibi bir kişi, seksen yaşında, cinsel hayatın alışverişini yapıyor olsaydım, çok iyi görünür müydü? Genç adamlara izin var. Bu tamam. Fakat yaşlı bir adam klübe gidip cinsel hayat için o kadar çok para harcıyor. Bu yüzden daha genç kuşağa yirmi beş aşından elli yaşına kadar gṛhastha yaşamı için izin verilir. Hepsi bu. Sonrasında, cinsel hayata son ver. Aslında onlar popülasyona son vermek istiyorlar. O halde cinselik neden? Hayır, onların cinsel yaşamı olacak ama aynı zamanda popülasyon olmasın, çocukları öldürün. Bu da nesi? Günahkar bir yaşamdan başka birşey değil. Istırap çekecekler, ıstırap çekmeye devam edecekler. Bu yüzden biz bu ıstıraba son vermek istiyoruz. Bu ahmaklar, onlar anlamıyorlar. Sanıyorlar ki, "Hare Kṛṣṇa hareketi rahatsızlık veriyor." Ahmak bir medeniyet. O zaman bırakın elimizden gelenin en iyisini deneyelim. Ne yapılabilir? Siz de bu harekete yardım ediyorsunuz. O halde fikirler üreterek hareketi bozmayın. Bunu yapmayın. Standart yolda devam edin, kendinizi saf tutun; o zaman hareketin başarılı olacağı kesindir. Ama acayip fikirlerle bozmak istiyorsanız, o zaman ne yapılabilir ki? Mahvolacak. Kafanıza eseni üretirseniz ve uyuşamaz ve kendi aranızda kavga ederseniz, o zaman bu sözde hareketlerin başka bir nüshası olacak. Ruhsal gücünü kaybedecek. Daima bunu anımsayın. Yapamazsınız... Artık insanlar aslında şaşırıyor: "Bu Hare Kṛṣṇa mantrasının nasıl bir gücü varda bu kadar hızlı değişim oluyor?" Ve diğer bir taraftan da kabul etmeli ki gücü olmasaydı nasıl değiştirebilirdi? Öyleyse bu gücü korumalıyız. Bunu sıradan bir müzikli titreşime dönüştürmeyin. Bu başka birşey, ruhsal. Müzikli bir titreşim gibi göründüğü halde tamamen ruhsal. Mantrauśadhi-vaśa. Mantra aracılığıyla simekler bile cezbedilebilir. Dolayısıyla mantra sıradan bir ses titreşimi değil. O halde mantrayı kabahatsız bir şekilde zikrederek, saf kalarak mantanın potansiyelini, etkisini korumalıyız. Mantrayı kirletirseniz, o zaman etkisini kaybedecektir.