TR/Prabhupada 0569 - 'Swamiji, Bana İnisiasyon Ver' Ben Anında Diyorum Ki 'Bu 4 Prensibi Takip Etmelisin'

Revision as of 12:24, 3 October 2018 by Vanibot (talk | contribs) (Vanibot #0023: VideoLocalizer - changed YouTube player to show hard-coded subtitles version)
(diff) ← Older revision | Latest revision (diff) | Newer revision → (diff)


Press Interview -- December 30, 1968, Los Angeles

Hayagrīva: Deniz kabuğu.

Gazeteci: Boru olduğunu sanmıştım.

Prabhupāda: O nedir? Chauffeur (boru)?

Gazeteci: Koç boynuzundan Yahudi borusu (müzik aleti).

Prabhupāda: Bu deniz kabuğunun sesi çok uğurlu kabul edilir. Evet. Aslında deniz kabuğu sesi, evet. Dolayısıyla Tanrıya dualarımızı sunduktan sonra bu deniz kabuğunu öttürüyoruz.

Gazeteci: Sanırım aslında esas soruyu sordum. Esas soruyu değil ama bilmek istediğim şey şuydu, tekrardan, neden bu, benim ve bir sürü kişinin şevkini kıran Maharishi gibi insanlar hakkında. Kızım bir süre o tarz bir şeyle çok ilgiliydi ve korkunç derecede düş kırıklığına uğradı.

Prabhupāda: Evet. Piskoloji şu, sizin insanlarınız, tüm batılı insanlar, özellikle de gençler birşeyin özlemini çekiyor, anlıyorsunuz? Lakin zorluğu şu... Tıpkı benim gibi. Biri gelip, "Swamiji, beni inisiye et," derse ben hemen derim ki, "Bu dört ilkeye uymak zorundasın," ve çekip gider. Ve bu Maharishi, hiç bir sınırlama koymadı, anlıyorsunuz? Tıpkı bir doktor gibi, eğer şöyle derse, "İstediğinizi yapabilirsiniz. Yalnızca benim ilacımı için, iyileşeceksiniz." O doktor çok sevilecektir. Anlıyor musunuz?

Gazeteci: Evet. Bir sürü insanı öldürecek, ama çok sevilir.

Prabhupāda: Evet. (güler) Ve şunu diyen bir doktor, "Ah bunu yapamazsınız, bunu yapamazsınız, bunu yiyemezsiniz," bir sıkıntıdır. Dolayısıyla onlar birşey istiyor. Bu bir gerçek. Ama aynı zamanda çok ucuza istiyorlar. Bu yüzden dolandırıcılar gelip onları kandırıyor. Fırsatı değerlendiriyorlar. "Bu insanlar kandırılmak istiyor. Ah bırakın da faydalanalım." Anlıyorsunuz. Aksi halde, tavsiye ettikleri şu, "Sen Tanrısın, herkes Tanrı. Unutmuş olduğun, yalnızca kendi farkına var. Bu mantrayı al ve Tanrı ol, ve güçlü ol. Neyi istersen kontrol edebilirsin. Ve duyu kontrolü yok. İçebilirsin, sınırlandırılmamış cinsellik yaşayablirsin ve ne istersen yapabilirsin." İnsanlar böyle. "Ah, sadece onbeş dakikalık meditasyonla Tanrı olacağım, ve sadece otuz beş dolar ödemek zorundayım." Böyle milyonlarca insan hazır, "Ah, yapayım." Demek istediğim, sizin ülkenizde otuz beş dolar çok değil... Ama o kadar, otuzbeş milyonla çarpılınca otuzbeş milyon dolar eder. (güler) Ve biz burada ağlanıyoruz çünkü yapmacık güç gösterisinde bulunamayız. Biz eğer gerçekten istiyorsanız, bu sınırlamalara uymak zorunda olduğunuzu söylüyoruz. Şunu yapmanıza izin veremeyiz, emir "Öldürme," ve ben size diyecem ki, "Evet, öldürebilirsin. Hayvanın hiç duygusu yok. Hayvanın ruhu yok." Bu şekilde yapmacık güç gösterisinde bulunamayız. Görüyorsunuz.

Gazeteci: Peki bilmek istediğim hemen hemen bu kadar. Dediğim gibi böyle birşeyin korkunç miktarlarda çocuğun şevkini söndürmüş olması yazık, bir sürü inancını yitirmiş genç insan çünkü...

Prabhupāda: O halde lütfen bize yardımcı olmaya çalışın. Bu hareket çok hoş. İnsanlığa yardımcı olacak. Ülkenize, tüm insanlığa yardımcı olacak. Hakiki bir hareket, yapmacık hiç birşey yok, kandırmaca hiç birşey yok. Yetkin. Dolayısıyla sizden rica edeceğiz çünkü...

Gazeteci: Kim tarafından yetki verilmiş?

Prabhupāda: Kṛṣṇa tarafından yetki verilmiş.

Gazeteci: Hindistan'da vaaz vermek üzere insanlar için devlet tarafından bir lisans kurulu var mı ya da... Burda nasıl denirdi bu?

Prabhupāda: Orda yok çünkü Hindistan'da bir sürü kilise var ve onların çok aziz gibi olması gerekiyor. Dolayısıyla aziz gibi bir kişinin öğrencisi olmak yeterli bir sertifikadır. Sizin ülkenizde evliliğin sertifikası olması gerektiği gibi. Hindistan'da hala sertifika yok. Oğlanlar ve kızlar oturuyor, akrabaları, rahip ve yaşça büyük kimselerin önüne. Onlara sunuluyor. Ben bunu yapıyorum. Sertifika yok. Ama yine de bağlantıları ömür boyu. Sertifika neye yarayacak? Bu tören o kadar güzel ki, eş şunu kabul eder, "Ömür boyu kocam" ve koca da karısını şöyle kabul eder, "O ömür boyu benim yoldaşım." Ayrılamazlar. Hindistan'da bir sertifika çıkarıldığına dair hiç bir tarihi olay yok. Hayır. Ama yine de, bağlantıları o kadar güzel ki ömür boyu. Şimdi, batılılaşıyorlar, özellikle çok üzülerek söylüyorum ki son zamanlarda sözde batılı liderler, bu Hindu kanun taslağını tanıtıyorlar, bu evlilik sertifikası, bu ve şu. Ama öncesinde yoktu.