TR/Prabhupada 0686 - Kişi, Esen Rüzgarı Yakalayamaz - Ve Dalgalı Zihni Yakalamak Çok Daha Zordur

Revision as of 12:43, 3 October 2018 by Vanibot (talk | contribs) (Vanibot #0023: VideoLocalizer - changed YouTube player to show hard-coded subtitles version)
(diff) ← Older revision | Latest revision (diff) | Newer revision → (diff)


Lecture on BG 6.30-34 -- Los Angeles, February 19, 1969

Viṣṇujana: Dize otuz-dört: "Zihin yerinde duramadığı, çalkantılı, söz dinlemez ve çok güçlü olduğundan, Ey Kṛṣṇa. Ve onu zaptetmek bana rüzgarı kontrol etmekten daha zor görünüyor (BG 6.34)."

Prabhupāda: Evet. Rüzgarı kontrol edebilseniz bile... Bu mümkün değildir, kimse rüzgarı kontrol edemez. Ama olsa bile, teorik olarak rüzgarı kontrol edebildiğinizi kabul edelim, yine de zihni kontrol etmek mümkün değildir. Çok zordur. Zihin son derece oynak ve çalkantılıdır. Devam et.

Viṣṇujana: Açıklama: "Zihin öylesine güçlü ve söz dinlemezdir ki bazen aklın hakkından gelir. Gerçekçi dünyada bir sürü karşıt unsurla savaşması gereken bir adam için, zihni kontrol etmek kesinlikle çok güçtür. Yapmacık bir şekilde kişi hem düşmana hem arkadaşa karşı zihinsel bir denge kurabilir, ama en nihayetinde hiçbir dünveyi insan öyle yapamaz, çünkü bu hiddetli rüzgarı kontrol etmekten de daha zordur. Vedik yazınlarda denir ki: 'Birey maddi beden arabasındaki yolcudur ve akıl da sürücüdür. Zihin sürüş aracıdır, ve duyularda atlardır. Benlik bu şekilde bedenin ve duyuların birlikteliğinde ki hoşlanıcı ya da dertli kimsedir. Dolayısıyla bu büyük düşünürlerce anlaşılmıştır.' Aklın zihni yönlendirmesi gerekir. Lakin zihin öyle güçlü ve söz geçirilemezdir ki kişinin kendi aklına bile üstün gelir, bir akut enfeksiyonun ilacın etkisine üstün gelebileceği gibi. Böylesine güçlü bir zihnin yoga uygulamasıyla kontrol edilmesi gerekir. Lakin böyle bir uygulama Arjuna gibi dünyevi bir insan için asla pratik değildir. Ve modern insan için ne diyebiliriz? Zorluk düzgün bir şekilde ifade edilir: 'Bir kimse esen rüzgarı yakalayamaz.' Ve huzursuz bir zihni yakalamak ise daha da zordur."

Prabhupāda: Bu nedenle bu Hare Kṛṣṇa mantrasının söylenmesi yöntemi zihni derhal yakalar. Sırf "Kṛṣṇa" yı zikreder ve duyarsanız, kendiliğinden zihniniz Kṛṣṇa'ya sabitlenir. Bu da derhal yoga sistemine ulaşıldığı anlamına gelir. Çünkü tüm yoga sistemi zihninizi Viṣṇu formuna yoğunlaştırmak içindir. Ve Kṛṣṇa, Viṣṇu formları yayılımının özgün kişiliğidir. Kṛṣṇa - tıpkı burada ki fener gibidir. Şimdi bu fenerden, bu mumdan, başka bir mum getirebilirsiniz; onu yakabilirsiniz. Derken bir diğerini, bir diğerini, diğerini - binlerce muma yayabilirsiniz. Her bir mum bu mum kadar güçlüdür. Buna hiç şüphe yok. Lakin kişi bu mumu asıl mum olarak kabul etmeli. Benzer şekilde, Kṛṣṇa milyonlarca Viṣṇu formuna yayılıyor. Her bir Viṣṇu formu Kṛṣṇa kadar iyi, ancak Kṛṣṇa asıl mumdur, çünkü herşey Kṛṣṇa'dan yayılır. Öyleyse zihnini bir şekilde Kṛṣṇa'ya yoğunlaştırmış bir kimse, zaten yoga mükemmliyetine erişmiştir. Kṛṣṇa bilinci hareketinin özü budur. Devam et. (son)