TR/Prabhupada 0283 - Bizim Programımız Sevmek: Difference between revisions
(Created page with "<!-- BEGIN CATEGORY LIST --> Category:1080 Turkish Pages with Videos Category:Prabhupada 0283 - in all Languages Category:TR-Quotes - 1968 Category:TR-Quotes - L...") |
(Vanibot #0023: VideoLocalizer - changed YouTube player to show hard-coded subtitles version) |
||
Line 7: | Line 7: | ||
[[Category:TR-Quotes - in USA, Seattle]] | [[Category:TR-Quotes - in USA, Seattle]] | ||
<!-- END CATEGORY LIST --> | <!-- END CATEGORY LIST --> | ||
<!-- BEGIN NAVIGATION BAR -- DO NOT EDIT OR REMOVE --> | |||
{{1080 videos navigation - All Languages|Turkish|TR/Prabhupada 0282 - Acaryaların İzinden Gitmek Zorundayız|0282|TR/Prabhupada 0284 - Benim Doğam Emir Altında Olmak|0284}} | |||
<!-- END NAVIGATION BAR --> | |||
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK--> | <!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK--> | ||
<div class="center"> | <div class="center"> | ||
Line 15: | Line 18: | ||
<!-- BEGIN VIDEO LINK --> | <!-- BEGIN VIDEO LINK --> | ||
{{youtube_right| | {{youtube_right|V-zkhyB8mw0|Bizim Programımız Sevmek - Prabhupāda 0283}} | ||
<!-- END VIDEO LINK --> | <!-- END VIDEO LINK --> | ||
<!-- BEGIN AUDIO LINK --> | <!-- BEGIN AUDIO LINK --> | ||
<mp3player> | <mp3player>https://s3.amazonaws.com/vanipedia/clip/680930LE.SEA_clip1.mp3</mp3player> | ||
<!-- END AUDIO LINK --> | <!-- END AUDIO LINK --> | ||
Latest revision as of 11:35, 3 October 2018
Lecture -- Seattle, September 30, 1968
Prabhupāda: Govindam ādi-puruṣaṁ tam ahaṁ bhajāmi.
Adananlar: Govindam ādi-puruṣaṁ tam ahaṁ bhajāmi.
Prabhupāda: Bizim programımız Govinda'ya, asıl kişiye sevgi ile ibadet etmek ve adanmak. Govindam ādi-puruṣaṁ. Kṛṣṇa bilinci budur. Biz insanlara Kṛṣṇa'yı sevmeyi öğretiyoruz, bu kadar. Bizim programımız sevmek, sevgiyi doğru yere yönlendirmek. Programımız bu. Herkes sevmek istiyor ama sevgisi yanlış yere yönlendiği zaman hayal kırıklığına uğruyor. İnsanlar bunu anlamıyorlar. Şöyle öğretiliyor onlara, " Öncelikle bedenini sev." Sonra biraz genişletiyorlar, " Babanı ve anneni sev." Sonra " Kardeşlerini sev." Sonra " Toplumunu sev, ülkeni sev, tüm insan toplumunu, insanlığı sev." Ama tüm bu genişletilmiş sözde sevgi sizi tatmin etmez. Kṛṣṇa'yı sevebilecek noktaya erişmediğiniz sürece. O zaman tatmin olursunuz. Aynı bir su birikintisine ya da göle taş attığınızda, hemen halkaların oluşması gibi. Halka genişler, genişler, genişler, genişler ve kıyıya geldiği zaman yok olur. Halka kıyıya ya da birikintinin sonuna erişene dek artmaya devam eder. Bizim artırmamız gerekir. Artırmak. Artırmak demek iki yol var demektir. Eğer şunu çalışırsanız " Toplumumu seviyorum, ülkemi seviyorum, insanoğlunu seviyorum" sonra " yaşayan varlıkları seviyorum" böyle devam ediyor. .. Ama direkt olarak Kṛṣṇa'ya dokunursanız, her şey oradadır. Çok güzeldir. Çünkü Kṛṣṇa tümüyle cezbedendir, herşeyi kapsar. Neden herşey? Çünkü Kṛṣṇa merkezdir. Aynı ailede babanızı sevdiğiniz zaman, kardeşlerinizi de seversiniz, babanızın hizmetkarlarını da seversiniz, babanızın evini, babanızın eşini yani annenizi, herkesi seversiniz. Merkez nokta babadır. Bu basit bir örnek. Benzer şekilde Kṛṣṇa'yı severseniz, sevginiz her yere genişleyecektir. Başka bir örnek, bir ağacı severseniz, yaprakları, çiçekleri, dalları, gövdeyi, ince dalları, herşeyi. Sadece köke su verirsiniz, sonra sizin sevgi bağınız tüm ağaca hizmet eder. Eğer yurttaşlarınızı seviyorsanız, yurttaşlarınızın eğitimli olmasını istiyorsanız, ekonomik, zihinsel, ruhsal ve fiziksel olarak ilerlemelerini istiyorsanız, o zaman ne yaparsınız? Hükümete vergi ödersiniz. Gelir verginizi saklamazsınız. Siz sadece merkezi hükümete vergi ödersiniz, ve oradan eğitim birimine, savunma birimine, sağlık birimine, her yere dağıtılır. Bu yüzden... Bunlar basit örnekler, ama aslında herşeyi sevmek istiyorsanız, o zaman Kṛṣṇa'yı sevmeye çalışın. Hayal kırıklığına uğramayacaksınız çünkü bu bütündür. Sevginiz bütün olunca, hayal kırıklığına uğramazsınız. Aynı tam beslenmiş olmanız gibi. Yemekle tatamen tatmin olmuşsanız, o zaman dersiniz ki "Tatmin oldum. Daha fazla istemiyorum."