TR/Prabhupada 0087 - Maddi Doğanın Kanunu: Difference between revisions

(Created page with "<!-- BEGIN CATEGORY LIST --> Category:1080 Turkish Pages with Videos Category:Prabhupada 0087 - in all Languages Category:TR-Quotes - 1970 Category:TR-Quotes - L...")
 
(Vanibot #0023: VideoLocalizer - changed YouTube player to show hard-coded subtitles version)
 
Line 7: Line 7:
[[Category:TR-Quotes - in USA]]
[[Category:TR-Quotes - in USA]]
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- BEGIN NAVIGATION BAR -- DO NOT EDIT OR REMOVE -->
{{1080 videos navigation - All Languages|Turkish|TR/Prabhupada 0086 - Farklılıklar Neden Var?|0086|TR/Prabhupada 0088 - Bize Katılmış Olan Öğrenciler Duyarak İşitsel Kabul Gösterdiler|0088}}
<!-- END NAVIGATION BAR -->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<div class="center">
<div class="center">
Line 15: Line 18:


<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
{{youtube_right|GJ-ntP22Hrw|The Law of Material Nature - Prabhupāda 0087}}
{{youtube_right|fN6xv52Nvys|Maddi Doğanın Kanunu - Prabhupāda 0087}}
<!-- END VIDEO LINK -->
<!-- END VIDEO LINK -->


<!-- BEGIN AUDIO LINK -->
<!-- BEGIN AUDIO LINK -->
<mp3player>http://vaniquotes.org/w/images/700428IP.LA_clip1.mp3</mp3player>  
<mp3player>https://s3.amazonaws.com/vanipedia/clip/700428IP.LA_clip1.mp3</mp3player>  
<!-- END AUDIO LINK -->
<!-- END AUDIO LINK -->


Line 27: Line 30:


<!-- BEGIN TRANSLATED TEXT -->
<!-- BEGIN TRANSLATED TEXT -->
Evet. Bu maddi dünyadaki herşeyin belli bir vadesi var. Ve bu vade içerisinde altı çeşit değişim mevcuttur. Önce doğum, ardından büyüme, sonra durma, daha sonra yan ürün verme, çökme ve son olarak kaybolma. Maddi doğanın kanunu budur. Bu çiçek bir tomurcuk şeklinde doğar, ardından büyür, sonra iki-üç günlüğüne kalır, daha sonra tohum verir ve son olarak yavaşça kurur ve biter. (yan tarafa:) Böyle otur. Buna ṣaḍ-vikāra denir, altı tür değişim. Bunu sözde maddi biliminizle durduramazsınız. Hayır. Bu avidyādır. İnsanlar kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar, ve bazen bilimsel bilginin insanı ölümsüz kılacağına dair aptalca konuşuyorlar. Ruslar böyle söylüyor. Bu avidyā, cehalettir. Maddi yasalar sürecini durduramazsınız. Bu nedenle Bhagavad-gītā'da denir ki: daivī hy eṣā guṇamayī mama māyā duratyayā (BG 7.14). Maddi doğa süreci üç ayrı nitelikten oluşur: sattva-guṇa, rajo-guṇa, tamo-guṇa... Tri-guṇa. Guṇanın bir diğer anlamı halattır. Halatta gördüğün gibi; onlar üç harekette bükülürler. Öncelikle ince ip vardır, sonra üçü birlikte sarılırlar, ardından tekrardan bunların da üçü birbirine sarılır, ve sonra bir üçlü daha. Bu şekilde oldukça sağlam olur. Tıpkı bunun gibi, üç nitelik vardır: sattva, raja, tamo-guṇa. Bunlar biraraya gelmiştir. Tekrar bazı yan ürünler verirler, tekrar ve tekrar biraraya gelirler. Bu yolla seksen bir defa bükülmüşlerdir. Yani guṇamayī māyā sizi bağladıkça bağlar. Bu maddesel dünyanın bağlarından kurtulamazsınız. Bağlayış. Bu nedenle buna apavarga denir. Bu Kṛṣṇa bilinci yöntemi, pavarga sürecini geçersiz kılmak anlamına gelir.  
Evet. Bu maddi dünyadaki herşeyin belli bir vadesi var. Ve bu vade içerisinde altı çeşit değişim mevcuttur. Önce doğum, ardından büyüme, sonra durma, daha sonra yan ürün verme, çökme ve son olarak kaybolma. Maddi doğanın kanunu budur. Bu çiçek bir tomurcuk şeklinde doğar, ardından büyür, sonra iki-üç günlüğüne kalır, daha sonra tohum verir ve son olarak yavaşça kurur ve biter. (yan tarafa:) Böyle otur. Buna ṣaḍ-vikāra denir, altı tür değişim. Bunu sözde maddi biliminizle durduramazsınız. Hayır. Bu avidyādır. İnsanlar kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar, ve bazen bilimsel bilginin insanı ölümsüz kılacağına dair aptalca konuşuyorlar. Ruslar böyle söylüyor. Bu avidyā, cehalettir. Maddi yasalar sürecini durduramazsınız. Bu nedenle Bhagavad-gītā'da denir ki: daivī hy eṣā guṇamayī mama māyā duratyayā ([[Vanisource:BG 7.14 (1972)|BG 7.14]]). Maddi doğa süreci üç ayrı nitelikten oluşur: sattva-guṇa, rajo-guṇa, tamo-guṇa... Tri-guṇa. Guṇanın bir diğer anlamı halattır. Halatta gördüğün gibi; onlar üç harekette bükülürler. Öncelikle ince ip vardır, sonra üçü birlikte sarılırlar, ardından tekrardan bunların da üçü birbirine sarılır, ve sonra bir üçlü daha. Bu şekilde oldukça sağlam olur. Tıpkı bunun gibi, üç nitelik vardır: sattva, raja, tamo-guṇa. Bunlar biraraya gelmiştir. Tekrar bazı yan ürünler verirler, tekrar ve tekrar biraraya gelirler. Bu yolla seksen bir defa bükülmüşlerdir. Yani guṇamayī māyā sizi bağladıkça bağlar. Bu maddesel dünyanın bağlarından kurtulamazsınız. Bağlayış. Bu nedenle buna apavarga denir. Bu Kṛṣṇa bilinci yöntemi, pavarga sürecini geçersiz kılmak anlamına gelir.  


Dün pavarganın ne olduğunu Gargamuni'ye açıklıyordum. Bu pavarga, "pa" harfinin çizgisi demektir. Devanāgarī üzerine çalışmış olanlar, sizler ne dediğimi biliyorsunuz. Devanāgarī alfabeleri vardır, ka kha ga gha na ca cha ja jha na. Bu şekilde beş set, bir sıra. Ve sonra ellinci set geliyor: pa pha va bha ma. Pavarga, buradaki "pa"dır. Öncelikle "pa". "Pa" demek parava, mağlup etmek demektir. Herkes hayatta kalmak için çok zorlu mücadeleler veriyor, ancak mağlup oluyorlar. Bu ilk pavarga. Pa demek parava demektir. Ardından "pha". "Pha", köpürmek anlamına geliyor. Tıpkı at gibi; ağır çalıştığı zaman, ağzının köpürdüğünü görürsünüz, biz de bazen, çok yorgun düştüğümüzde ağır bir çalışmanın ardından, dil kurur ve biraz köpük gelir. Yani herkes duyu tatmini için çok çalışıyor, ancak mağlup oluyor. "Pa", "pha", ve "ba". "Ba" esaret anlamına gelir. Yani ilk önce "pa", ikinci olarak "pha", ardından üçüncüsü esaret, ve sonra "ba", "bha". "Bha" dövüş , korku dolu olmak anlamına gelir. Ardından "ma". "Ma", mrtyu ya da ölüm demek. Yani bu Kṛṣṇa bilinci yöntemi apavargadır. Apa. "A" hiç demektir. Pavarga, bunlar maddi dünyanın belirtileridir, ve kelimenin başına "a" eklediğinizde ise, geçersiz kılındığı anlamına gelir.
Dün pavarganın ne olduğunu Gargamuni'ye açıklıyordum. Bu pavarga, "pa" harfinin çizgisi demektir. Devanāgarī üzerine çalışmış olanlar, sizler ne dediğimi biliyorsunuz. Devanāgarī alfabeleri vardır, ka kha ga gha na ca cha ja jha na. Bu şekilde beş set, bir sıra. Ve sonra ellinci set geliyor: pa pha va bha ma. Pavarga, buradaki "pa"dır. Öncelikle "pa". "Pa" demek parava, mağlup etmek demektir. Herkes hayatta kalmak için çok zorlu mücadeleler veriyor, ancak mağlup oluyorlar. Bu ilk pavarga. Pa demek parava demektir. Ardından "pha". "Pha", köpürmek anlamına geliyor. Tıpkı at gibi; ağır çalıştığı zaman, ağzının köpürdüğünü görürsünüz, biz de bazen, çok yorgun düştüğümüzde ağır bir çalışmanın ardından, dil kurur ve biraz köpük gelir. Yani herkes duyu tatmini için çok çalışıyor, ancak mağlup oluyor. "Pa", "pha", ve "ba". "Ba" esaret anlamına gelir. Yani ilk önce "pa", ikinci olarak "pha", ardından üçüncüsü esaret, ve sonra "ba", "bha". "Bha" dövüş , korku dolu olmak anlamına gelir. Ardından "ma". "Ma", mrtyu ya da ölüm demek. Yani bu Kṛṣṇa bilinci yöntemi apavargadır. Apa. "A" hiç demektir. Pavarga, bunlar maddi dünyanın belirtileridir, ve kelimenin başına "a" eklediğinizde ise, geçersiz kılındığı anlamına gelir.
<!-- END TRANSLATED TEXT -->
<!-- END TRANSLATED TEXT -->

Latest revision as of 11:03, 3 October 2018



Sri Isopanisad Invocation Lecture -- Los Angeles, April 28, 1970

Evet. Bu maddi dünyadaki herşeyin belli bir vadesi var. Ve bu vade içerisinde altı çeşit değişim mevcuttur. Önce doğum, ardından büyüme, sonra durma, daha sonra yan ürün verme, çökme ve son olarak kaybolma. Maddi doğanın kanunu budur. Bu çiçek bir tomurcuk şeklinde doğar, ardından büyür, sonra iki-üç günlüğüne kalır, daha sonra tohum verir ve son olarak yavaşça kurur ve biter. (yan tarafa:) Böyle otur. Buna ṣaḍ-vikāra denir, altı tür değişim. Bunu sözde maddi biliminizle durduramazsınız. Hayır. Bu avidyādır. İnsanlar kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar, ve bazen bilimsel bilginin insanı ölümsüz kılacağına dair aptalca konuşuyorlar. Ruslar böyle söylüyor. Bu avidyā, cehalettir. Maddi yasalar sürecini durduramazsınız. Bu nedenle Bhagavad-gītā'da denir ki: daivī hy eṣā guṇamayī mama māyā duratyayā (BG 7.14). Maddi doğa süreci üç ayrı nitelikten oluşur: sattva-guṇa, rajo-guṇa, tamo-guṇa... Tri-guṇa. Guṇanın bir diğer anlamı halattır. Halatta gördüğün gibi; onlar üç harekette bükülürler. Öncelikle ince ip vardır, sonra üçü birlikte sarılırlar, ardından tekrardan bunların da üçü birbirine sarılır, ve sonra bir üçlü daha. Bu şekilde oldukça sağlam olur. Tıpkı bunun gibi, üç nitelik vardır: sattva, raja, tamo-guṇa. Bunlar biraraya gelmiştir. Tekrar bazı yan ürünler verirler, tekrar ve tekrar biraraya gelirler. Bu yolla seksen bir defa bükülmüşlerdir. Yani guṇamayī māyā sizi bağladıkça bağlar. Bu maddesel dünyanın bağlarından kurtulamazsınız. Bağlayış. Bu nedenle buna apavarga denir. Bu Kṛṣṇa bilinci yöntemi, pavarga sürecini geçersiz kılmak anlamına gelir.

Dün pavarganın ne olduğunu Gargamuni'ye açıklıyordum. Bu pavarga, "pa" harfinin çizgisi demektir. Devanāgarī üzerine çalışmış olanlar, sizler ne dediğimi biliyorsunuz. Devanāgarī alfabeleri vardır, ka kha ga gha na ca cha ja jha na. Bu şekilde beş set, bir sıra. Ve sonra ellinci set geliyor: pa pha va bha ma. Pavarga, buradaki "pa"dır. Öncelikle "pa". "Pa" demek parava, mağlup etmek demektir. Herkes hayatta kalmak için çok zorlu mücadeleler veriyor, ancak mağlup oluyorlar. Bu ilk pavarga. Pa demek parava demektir. Ardından "pha". "Pha", köpürmek anlamına geliyor. Tıpkı at gibi; ağır çalıştığı zaman, ağzının köpürdüğünü görürsünüz, biz de bazen, çok yorgun düştüğümüzde ağır bir çalışmanın ardından, dil kurur ve biraz köpük gelir. Yani herkes duyu tatmini için çok çalışıyor, ancak mağlup oluyor. "Pa", "pha", ve "ba". "Ba" esaret anlamına gelir. Yani ilk önce "pa", ikinci olarak "pha", ardından üçüncüsü esaret, ve sonra "ba", "bha". "Bha" dövüş , korku dolu olmak anlamına gelir. Ardından "ma". "Ma", mrtyu ya da ölüm demek. Yani bu Kṛṣṇa bilinci yöntemi apavargadır. Apa. "A" hiç demektir. Pavarga, bunlar maddi dünyanın belirtileridir, ve kelimenin başına "a" eklediğinizde ise, geçersiz kılındığı anlamına gelir.