TR/Prabhupada 0538 - Kanun Devlet Tarafınfan Verilen Söz Demektir. Evde Kanun Yapamazsınız

Revision as of 21:45, 27 July 2015 by Rishab (talk | contribs) (Created page with "<!-- BEGIN CATEGORY LIST --> Category:1080 Turkish Pages with Videos Category:Prabhupada 0538 - in all Languages Category:TR-Quotes - 1973 Category:TR-Quotes - L...")
(diff) ← Older revision | Latest revision (diff) | Newer revision → (diff)


Invalid source, must be from amazon or causelessmery.com

Janmastami Lord Sri Krsna's Appearance Day Lecture -- London, August 21, 1973

Yani Kṛṣṇa bize bir ders vermek için gelir. Yadā yadā hi dharmasya glānir bhavati bhārata (BG 4.7) Kṛṣṇa der ki, Benim sevgili Arjunam, ben dindar yaşam sürecinde bozulmalar olduğunda gelirim. Dharmasya glānir bhavati. Ve dharma nedir? Dharmanın basitçe tanımı dharmāṁ tu sākṣād bhagavat-praṇītam (SB 6.3.19) dır. Dharma budur. Dharmāṁ tu sākṣād bhagavat-praṇītam. Yasa dediğinizde ne demek istiyorsunuz gibi? Yasanın anlamı devlet tarafından söylenen sözdür. Evde yasa yapamazsınız. Bu mümkün değildir. Hükümet size ne derse, Böyle davranmalısın gibi, yasa odur. Buna benzer bir şekilde, dharma Tanrı tarafından verilen talimattır. Dharma budur. Basit bir tanımlama. Siz dharma yaratıyorsunuz. Ben bu dharmayı yarattım, başka bir adam başka bir dharma yarattı, bunlar dharma değildir. BU nedenle, sarva-dharmān parityajya mām ekaṁ śaraṇaṁ (BG 18.66), dharma budur-Kṛṣṇa' a teslim olmak. Başka hiçbir dharma, dharma değildir onlar. Öteki türlü, neden Kṛṣṇa asarva-dharmān parityajya: "Bırak" desin? O dedi ki ,dharma-saṁsthāpanārthāya sambhavāmi yuge yuge: Ben dinin ilkelerini kurmak için gelirim. Ve en sonunda da şunu söyledi, sarva-dharmān parityajya. Bunun anlamı bizim ürettiğimiz sözde dharmaların, insan yapımı dharmaların, dharma olmadığıdır. Dharma Tanrı tarafından verilen demektir. Ama bizim Tanrı'nın ne olduğu ve Onun sözünün ne olduğuna dair bir anlayışımız yok. Bu modern toplumun arızası. Ama emir orada, Tanrı orada- biz kabul etmiyoruz. Barış nasıl mümkün olabilir? Emir ortada.Kṛṣṇa söylüyor, Yüce olan,bhagavān uvāca. Vyāsadeva bhagavān uvāca diye yazıyor. Birisi bhagavānın ne olduğunu bilmeli. Vyāsadeva kṛṣṇa uvāca da yazabilirdi. Hayır.O söylüyor... Eğer birisi Kṛṣṇa'ı yanlış anlarsa diye, o yüzden o her dörtlükte,her mısrada, śrī bhagavān uvāca diye yazıyor. Öyleyse Bhagavān orada.Bhagavān konuşuyor. Bhagavān tüm ācāryalar tarfından kabul ediliyor. Rāmānujācārya, Madhvācārya, Viṣṇu Svāmī Son olarak,Lord Caitanya Mahāprabhu da, ve Śaṅkarācārya bile, o da kabul ediyor Kṛṣṇa-sa bhagavān svayaṁ kṛṣṇa. yani modern ācāryaların yargısı bu, ve geçmişte de öyle,Vyāsadeva, Nārada, Asita, herkes Kṛṣṇa'ı Tanrının Yüce Şahsı olarak kabul ettiler. Kṛṣṇa' dan duyan Arjuna, Bhagavad-gītā' ı anladıktan sonra, paraṁ brahma paraṁ dhāma pavitraṁ paramaṁ bhavān puruṣam ādyaṁ śāśvatam (BG 10.12) dedi.

Yani herşey ortada. özellikle Hindistan'da, Tanrı' ı anlamak için bu kadar çok varlığımız var Basit bir şey. Herşey orada hazır, yapılmış. Ama biz kabul etmiyoruz. Peki böyle bir hastalığın ilacı nedir? Biz huzur arıyoruz, ama bize huzur veren hiçbir şeyi kabul etmiyoruz. Bizim hastalığımız bu. Yani bu Kṛṣṇa bilinci hareketi herkesin kalbindeki saklı Krişna bilincini uyandırmaya çalışıyor. Başka türlü nasıl bu Avrupalılar, Amerikalılar, diğer milletlerden insanlar bundan dört beş yıl önce Kṛṣṇa' nın adını duymamışken, onlar nasıl Kṛṣṇa bilincini bu kadar ciddiye alabiliyorlar? Kṛṣṇa bilinci herkesin kalbindedir. Sadece uyandırılması gerekir. Bu Caitanya-caritāmṛta' da betimlenmiştir:

nitya-siddha kṛṣṇa-bhakti 'sādhya' kabhu naya
śravaṇādi-śuddha-citte karaye udaya
(CC Madhya 22.107)

bu uyandırılmış. Kṛṣṇa' a duyulan aşk, Kṛṣṇa' a duyulan adanma ,ordadır, herkesin kalbindedir, ama kişi bunu unutmuştur. O yüzden bu Kṛṣṇa bilinci hareketi sadece Kṛṣṇa bilincini uyandırmayı hedefler. Süreç budur. Bu uyurken, size bağırmam gerekmesine benzer, Bay şu ya da bu, şöyle böyle, kalk. Senin bir işin var. Diğer hiçbir duyu uyurken tepki vermeyecektir. Ama kulak verir. O nedenle, bu çağda, insanlar bu kadar düşkünken onlar hiçbir şey duymayacaklar, eğer Hare Kṛṣṇa mahā-mantrasını zikredersek, kişi Kṛṣṇa bilincine uyanacaktır. Bu pratiktir.