TR/Prabhupada 0731 - Bhagavata-dharma Haset Kimseler İçin Değildir



Departure Lecture -- London, March 12, 1975

Adananlar içini bir edebiyat, sözde edebiyat, çok güzel yazılmış, süslü kelimerler, metaforlar ve her şey... Tad-vāg-visargo, na tad vacaś citra-padam, çok güzel, edebi olarak çok güzel süslenmiş, na tad vacaś citra-padaṁ harer yaśo na pragṛṇīta karhicit, ama Kṛṣṇa ve O'nun yücelikleri hakkında hiç bir şey yok... Aynı özellikle Batılı ülkelerdeki gazeteler gibi, koca tomar gazete, ama içinde Kṛṣṇa ile ilgili bir satır bile yok. Bir satır bile. Adananlar için bu tarz edebiyat çöp gibidir. Tad vāyasaṁ tīrtham. Aynı vāyasam, karga gibi. Kargalar nerede toplanır? işe yaramayan şeylerin atıldığı yerde toplanırlar. Göreceksiniz. Bu kuşlar sınıfı arasında yaygındır. Pis şeyler nereye atılırsa kargalar orada toplanır. Diğer kuşlar, kuğular oraya gitmezler. Kuğular su, nilüfer olan, kuşların öttüğü güzel bir bahçede toplanırlar. Orada toplanırlar. Ve orada... Doğaları gereği hayvanlar arasında farklı sınıflar vardır, kuşlar ve böcekler arasında bile. "Aynı tüyden kuşlar beraber uçarlar." yani kargaların gittiği yere kuğular gitmez. Kuğuların gittiği yere de kargaların erişimi yoktur. Benzer şekilde, Kṛṣṇa bilinci hareketi kuğular içindir, kargalar için değil. Kuğu kalmaya çalışın, āja-haṁsa, ya da paramahaṁsa. Haṁsa kuğu demektir. Bu küçük yerimiz bile olsa, kargaların yerine gitmeyin, sözde klüpler, restoranlar, randevu evleri, dans klüpleri... İnsanlar... Özellikle Batılı ülkelerde, bu yerlerle çok meşguller. Ama karga olarak kalmayın. Kṛṣṇa hakkında duyup söyleme süreci ile kuğu olun. Paramahaṁsa kalam süreci budur. Dharma-projjhita-kaitava atra nirmatsarāṇām. Dharma-projjhita-kaitava atra paramo nirmatsarāṇām (SB 1.1.2). Bu Bhāgavata-dharma, bu Kṛṣṇa bilinci paramo nirmatsarāṇām içindir. Matsara, matsarata. Matsara haset demektir. Ben seni kıskanıyorum; sen beni kısakanıyorsun. Bu maddi dünyadır. Bu bölgede bizi kıskanan bizi şikayet eden kimselerin olması gibi. Bunun hakkında iyi bir tecrübemiz var. Bhāgavata-dharma, paramo nirmatsarāṇām içindir. Matsarata başkalarının ilerlemesine dayanamayan katlanamayan kişi demektir. Buna matsarata denir. Bu herkesin doğasıdır. Herkes daha çok ilerlemeye çalışır. Komşu kıskanır: " Oh bu adam ilerliyor, ben yapamadım." Bu... Kardeşi, oğlu bile olsa, bu doğasında... Bu Bhāgavata-dharma kıskanç olan insanlar için değildir. Bu kıskançlıktan vazgeçen paramo nirmatsarāṇām içindir. Bu nasıl mümkün? Sadece Kṛṣṇa'yı sevmeyi öğrenmişseniz mümkün. O zaman mümkün. O zaman göreceksiniz ki" Herkes Kṛṣṇa'nın ayrılmaz bütün parçası. O Kṛṣṇa bilinci isteği için acı çekiyor. Kṛṣṇa hakkında bir şey söyleyeyim. Ona Kṛṣṇa hakkında biraz edebiyat vereyim ki bir gün o da Kṛṣṇa bilincine gelsin ve mutlu olsun." Bu śravaṇaṁ kīrtanaṁ - smaraṇam sürecidir. Biz kendimiz de sürekli yetkin edebiyattan, kişiden duymalıyız, ve sürekli aynı şeyi zikretmeliyiz, tekrar. Hepsi bu. O zaman her şey mutlu atmosfer olur. Yoksa kargaların çöpte toplanması devam eder ve kimse mutlu olmaz.

Çok teşekkür ederim.

Adananlar: Tüm yücelikler Śrīla Prabhupāda'ya. (son)