TR/Prabhupada 0160 - Krişna İtiraz Ediyor: Difference between revisions

(Created page with "<!-- BEGIN CATEGORY LIST --> Category:1080 Turkish Pages with Videos Category:Prabhupada 0160 - in all Languages Category:TR-Quotes - 1973 Category:TR-Quotes - C...")
 
(Vanibot #0023: VideoLocalizer - changed YouTube player to show hard-coded subtitles version)
 
Line 7: Line 7:
[[Category:TR-Quotes - in India, Bombay]]
[[Category:TR-Quotes - in India, Bombay]]
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- BEGIN NAVIGATION BAR -- DO NOT EDIT OR REMOVE -->
{{1080 videos navigation - All Languages|Turkish|TR/Prabhupada 0159 - İnsanları Nasıl Çok Çalışacaklarında Eğitmek İçin Büyük, Büyük Planlar|0159|TR/Prabhupada 0161 - Vaişnava Olun ve İnsanlığın Istırabına Üzülün|0161}}
<!-- END NAVIGATION BAR -->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<div class="center">
<div class="center">
Line 15: Line 18:


<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
{{youtube_right|4DVqRKNUiDU|Kṛṣṇa is Protesting - Prabhupāda 0160}}
{{youtube_right|1PcF5l5wGUk|Krişna İtiraz Ediyor - Prabhupāda 0160}}
<!-- END VIDEO LINK -->
<!-- END VIDEO LINK -->


<!-- BEGIN AUDIO LINK -->
<!-- BEGIN AUDIO LINK -->
<mp3player>http://vaniquotes.org/w/images/731026RC.BOM_clip.mp3</mp3player>
<mp3player>https://s3.amazonaws.com/vanipedia/clip/731026RC.BOM_clip.mp3</mp3player>
<!-- END AUDIO LINK -->
<!-- END AUDIO LINK -->


Line 27: Line 30:


<!-- BEGIN TRANSLATED TEXT -->
<!-- BEGIN TRANSLATED TEXT -->
Kṛṣṇa bilinci hareketimiz insanlar hayatın değerini anlasın diye onları eğitmeyi amaçlar. Eğitim ve uygarlığım modern sistemi o kadar bozulmuş ki insanlar hayatın değerini unuttular. Genel olarak, bu materyal dünyada insanlar hayatın değerini unutuyorlar, ama insan formunda yaşam, hayatın önemini canlandırmak için bir fırsattır. Śrīmad-Bhāgavatam'da belirtiliyor, parābhavas tāvad abodha-jāto yāvan na jijñāsata ātma-tattvam. Kişi benlik idrağı bilincinin farkında olmadığı sürece, aptal yaşayan varlık ne yaparsa yapsın onu yenecektir. Bu bozgun yaşamın alt türleri arasında çok yaygın çünkü onlar yaşamın değerini anlayamıyorlar. Bilinçleri ilerlememiş. İnsan formunda yaşamda bile bu bozgun devam ediyor, ve bu iyi bir uygarlık değil. Bu neredeyse hayvan uygarlığıdır. Āhāra-nidrā-bhaya-maithunaṁ ca samānyā etat paśubhir narāṇām. İnsanlar sadece bedensel isteklerin prensipleriyle meşgulseler - yemek, uyumak, çiftleşmek ve savunmak - bu hayvan yaşamında da görülüyor, bu ilerlemiş bir uygarlık değildir. Kṛṣṇa bilinci hareketinde çabamız insan yaşamının sorumluluğunun farkına varması için eğitmek. Bu bizim Vedik uygarlığımız. Hayattaki problem bu yaşam süresince bir kaç sene karşılaştığımız zorluklar değildir. Gerçek sorun bu doğum, ölüm, yaşlılık ve hastalık döngüsünü aşabilmektir. Bhagavad-gītā'nın talimatı budur. Janma-mṛtyu-jarā-vyādhi-duḥkha-doṣānudarśanam (BG 13.9). İnsanlar bir çok sorunla uğraşıyorlar hayatta, ama gerçek sorun doğum, ölüm, yaşlılık ve hastalık döngüsünü durdurabilmek. İnsanlar duyarsız. O kadar kalın kafalı olmuşlar ki hayatın bu sorununu anlamıyorlar. Çok çok önce Viśvāmitra Muni, Mahārāja Daśaratha'yı gördüğünde, Mahārāja Daśaratha, Viśvāmitra Muni'ye sormuş, aihistaṁ yat taṁ punar janma jayaya: " Sevgili bayım, ölümü fethetme çabanız, Nasıl gidiyor o iş? bir kesinti var mı?" Vedik uygarlık budur, doğum, ölüm, yaşlılık ve hastalığı fethetmek. Ama modern zamanda kimsenin bir bilgisi yok ve kimse ilgilenmiyor da. Büyük profesörler bile yaşamdan sonra ne olduğunu bilmiyorlar. Ölümden sonra hayat olduğuna bile inanmıyorlar. Kör bir uygarlık sürüyor. Biz üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz onlara bu insan bedeninde hayattayken yaşamın amacını öğretmeye çalışarak, bedensel gereksinimlerden, yemek, uyumak, çiftleşmek ve savunmak dışında gerçek amacı öğretmeye çalışıyoruz. Bhagavad-gītā'da şöyle denir, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye: (BG 7.3) " Milyonlarca insanın içinden, bir kişi hayatında başarılı olmaya çaba gösterir." Siddhaye, siddhi. Bu siddhi'dir, doğum, ölüm, yaşlılık, hastalığı yenmeye çalışmaktır. Ve manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye. Moden uygar insan o kadar aptal ki siddhi nedir bilmiyor. " Param olursa ve bungalov ve araba alırsam bu siddhi'dir" diye düşünüyor. Ama bu siddhi değil. Bir kaç sene için çok güzel bir bungalovun, araban ve ailen olabilir. Ama bu düzenleme sona erdiğinde başka bir bedeni kabul etmek zorunda kalacaksın. Bunu bilmiyorsunuz. Onlar da bilip bilmemeyi umursamıyorlar. O kadar kalın kafalı olmuşlar ki, eğitim ve uygarlığın ilerlemesiyle çok övünüyorlar. Ama biz buna karşı çıkıyoruz. Karşı çıkıyoruz. Ben karşı çıkmıyorum. Kṛṣṇa karşı çıkıyor. na māṁ duṣkṛtino mūḍhāḥ prapadyante narādhamāḥ māyayāpahṛta-jñānā āsuraṁ bhāvam āśritāḥ (BG 7.15) Bu reziller, insanoğlunun en aşağı olanları hep günah dolu faaliyetlerle meşguller, bu insanlar Kṛṣṇa Bilincini kabul etmiyorlar. " Hayır. Çok fazla eğitimli MA, PhD var." Kṛṣṇa der ki, māyayāpahṛta-jñānāḥ. " Görünürde çok eğitimliler, ama gerçek bilgileri māyā ile örtülmüş." Āsuraṁ bhāvam āśritāḥ. Bu atesit toplum çok tehlikeli. İnsanlar bu yüzden acı çekiyorlar. Ama çok ciddi değiller. Bu yüzden Kṛṣṇa onlara mūḍhāḥ, rezil diyor. Na māṁ duṣkṛtino mūḍhāḥ. Biz de bu mūḍhaları, mūḍha toplumunu spiritüel hayatın aydınlığına getirmeye çalışıyoruz. Bizim mütevazi çabamız budur. Ama gerçekten şöyle denir, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu: (BG 7.3) " Milyonlarca kişinin içinden, birini getirebilirler." Manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye. Bu bizim vazgeçeceğimiz anlamına gelmiyor. Aynı okulda, kolej günlerinde olduğu gibi, Sir Asutosh Mukherjee daha yüksek eğitime başlamıştı, doktora derslerine başlamıştı üniversitede. Bir iki öğrenci vardı ama milyonlarca rupiye mal olsa da sınıfı açık tuttu, bir ya da iki öğrenci olmasına bakmaksızın. Benzer şekilde Kṛṣṇa bilinci hareketi de devam etmeli. Aptal insanların bunu anlamayıp kabul etmemeleri fark etmez. Biz propogandamızı yapmalıyız. Çok teşekkür ederim.
Kṛṣṇa bilinci hareketimiz insanlara hayatın değerini anlamayı öğretmeyi amaçlar. Modern eğitim ve uygarlık sistemi o kadar bozulmuş ki insanlar hayatın değerini unuttular. Genel olarak, bu materyal dünyada insanlar hayatın değerini unutuyorlar, ama insan yaşam formu, hayatın önemini uyandırmak için bir fırsattır. Śrīmad-Bhāgavatam'da belirtiliyor, parābhavas tāvad abodha-jāto yāvan na jijñāsata ātma-tattvam. Kişi benlik idraki bilincine uyanmadığı sürece, aptal yaşayan varlık ne yaparsa onun için yenilgi olur. Bu bozgun, yaşamın alt türleri arasında çok yaygın çünkü onlar yaşamın değerini anlayamıyorlar. Bilinçleri ilerlememiş. İnsan yaşam formunda bile bu bozgun devam ediyor, ve bu iyi bir uygarlık değil. Bu neredeyse hayvan uygarlığı. Āhāra-nidrā-bhaya-maithunaṁ ca samānyā etat paśubhir narāṇām. İnsanlar sadece bedensel taleplerin dört prensibiyle meşgulse - yemek, uyumak, çiftleşmek ve savunmak - bu hayvan yaşamında da görülür, bu ilerlemiş bir uygarlık değildir. Kṛṣṇa bilinci hareketinde çabamız kişileri insan yaşamının sorumluluğunun farkına varmaları için eğitmek. Bizim Vedik uygarlığımız budur. Hayattaki problem bu yaşam süresince bir kaç sene karşılaştığımız zorluklar değildir. Gerçek sorun bu doğum, ölüm, yaşlılık ve hastalık döngüsünü aşabilmektir.  
 
Bhagavad-gītā'nın talimatı budur. Janma-mṛtyu-jarā-vyādhi-duḥkha-doṣānudarśanam ([[Vanisource:BG 13.8-12 (1972)|BG 13.9]]). İnsanlar hayatın bir çok sorunundan rahatsız oluyorlar, ama hayatın asıl meselesi doğum, ölüm, yaşlılık ve hastalık döngüsünü durdurabilmek. İnsanlar duyarsız. O kadar kalın kafalı olmuşlar ki hayatın bu sorununu anlamıyorlar. Çok çok önce Viśvāmitra Muni, Mahārāja Daśaratha'yı gördüğünde, Mahārāja Daśaratha, Viśvāmitra Muni'ye sormuş, aihistaṁ yat taṁ punar janma jayaya: "Sevgili efendim, ölümü fethetme çabanız, nasıl gidiyor o iş? Bir kesinti var mı?" Bizim Vedik uygarlığımız bu, doğumun, ölümün, yaşlılığın ve hastalığın nasıl fethedileceği. Ama modern zamanda böyle bir bilgi yok ve kimse de ilgilenmiyor. Büyük profesörler bile yaşamdan sonra ne olduğunu bilmiyorlar. Ölümden sonra hayat olduğuna bile inanmıyorlar. Kör bir uygarlık sürüyor. Biz özellikle insan yaşam formundayken hayatın amacının bedensel yaşamın gereksinimlerinden: yemek, uyumak, çiftleşmek ve savunmaktan farklı olduğunu onlara öğretmeye çalışarak kendi üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Bhagavad-gītā'da şöyle denir, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye: ([[Vanisource:BG 7.3 (1972)|BG 7.3]]) "Milyonlarca insan içinden, biri hayatında başarılı olmaya çaba gösterebilir." Siddhaye, siddhi. Doğumun, ölümün, yaşlılığın ve hastalığın nasıl yenileceği, bu siddhidir. Ve manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye. Moden uygar insan o kadar aptal ki siddhi nedir bilmiyor. "Param olursa ve bir bungalov ve araba alırsam, bu siddhidir" sanıyorlar. Ama o siddhi değil. Bir kaç sene için çok güzel bir bungalovun, araban ve ailen olabilir. Ama bu düzenleme sona erdiğinde başka bir bedeni kabul etmek zorunda kalacaksın. Bunu bilmiyorsunuz. Onlar da bilip bilmemeyi umursamıyorlar. O kadar kalın kafalı olmuşlar ki, eğitim ve uygarlığın ilerlemesiyle çok övünüyorlar. Ama biz buna karşı çıkıyoruz. Karşı çıkıyoruz. Ben karşı çıkmıyorum. Kṛṣṇa karşı çıkıyor.  
 
:na māṁ duṣkṛtino mūḍhāḥ
:prapadyante narādhamāḥ
:māyayāpahṛta-jñānā
:āsuraṁ bhāvam āśritāḥ
:([[Vanisource:BG 7.15 (1972)|BG 7.15]])
 
Bu reziller, insanoğlunun en aşağı olanları hep günah dolu faaliyetlerle meşguller, bu insanlar Kṛṣṇa bilincini kabul etmiyorlar. "Hayır. Çok fazla eğitimli MA, PhD var." Kṛṣṇa der ki, māyayāpahṛta-jñānāḥ. "Görünürde çok eğitimliler, ama gerçek bilgilerini māyā alıp götürmüş." Āsuraṁ bhāvam āśritāḥ. Bu atesit toplum çok tehlikeli. İnsanlar bu yüzden acı çekiyorlar. Ama çok ciddi değiller. Bu yüzden Kṛṣṇa onlara mūḍhāḥ, rezil diyor. Na māṁ duṣkṛtino mūḍhāḥ. Biz de bu mūḍhaları, mūḍha toplumunu spiritüel hayatın aydınlığına getirmeye çalışıyoruz. Bizim mütevazi çabamız budur. Ama gerçekten şöyle denir, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu: ([[Vanisource:BG 7.3 (1972)|BG 7.3]]) "Milyonlarca kişinin içinden, birini getirebilirler." Manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye. Bu bizim vazgeçeceğimiz anlamına gelmiyor. Aynı okulda, kolej günlerinde olduğu gibi, Sir Asutosh Mukherjee daha yüksek eğitime başlamıştı, doktora derslerine başlamıştı üniversitede. Bir iki öğrenci vardı ama milyonlarca rupiye mal olsa da sınıfı açık tuttu, bir ya da iki öğrenci olmasına bakmaksızın. Benzer şekilde Kṛṣṇa bilinci hareketi de devam etmeli. Aptal insanların bunu anlamamaları ya da kabul etmemeleri fark etmez. Biz propogandamızı yapmalıyız. Çok teşekkür ederim.
<!-- END TRANSLATED TEXT -->
<!-- END TRANSLATED TEXT -->

Latest revision as of 11:15, 3 October 2018



Conversation at Airport -- October 26, 1973, Bombay

Kṛṣṇa bilinci hareketimiz insanlara hayatın değerini anlamayı öğretmeyi amaçlar. Modern eğitim ve uygarlık sistemi o kadar bozulmuş ki insanlar hayatın değerini unuttular. Genel olarak, bu materyal dünyada insanlar hayatın değerini unutuyorlar, ama insan yaşam formu, hayatın önemini uyandırmak için bir fırsattır. Śrīmad-Bhāgavatam'da belirtiliyor, parābhavas tāvad abodha-jāto yāvan na jijñāsata ātma-tattvam. Kişi benlik idraki bilincine uyanmadığı sürece, aptal yaşayan varlık ne yaparsa onun için yenilgi olur. Bu bozgun, yaşamın alt türleri arasında çok yaygın çünkü onlar yaşamın değerini anlayamıyorlar. Bilinçleri ilerlememiş. İnsan yaşam formunda bile bu bozgun devam ediyor, ve bu iyi bir uygarlık değil. Bu neredeyse hayvan uygarlığı. Āhāra-nidrā-bhaya-maithunaṁ ca samānyā etat paśubhir narāṇām. İnsanlar sadece bedensel taleplerin dört prensibiyle meşgulse - yemek, uyumak, çiftleşmek ve savunmak - bu hayvan yaşamında da görülür, bu ilerlemiş bir uygarlık değildir. Kṛṣṇa bilinci hareketinde çabamız kişileri insan yaşamının sorumluluğunun farkına varmaları için eğitmek. Bizim Vedik uygarlığımız budur. Hayattaki problem bu yaşam süresince bir kaç sene karşılaştığımız zorluklar değildir. Gerçek sorun bu doğum, ölüm, yaşlılık ve hastalık döngüsünü aşabilmektir.

Bhagavad-gītā'nın talimatı budur. Janma-mṛtyu-jarā-vyādhi-duḥkha-doṣānudarśanam (BG 13.9). İnsanlar hayatın bir çok sorunundan rahatsız oluyorlar, ama hayatın asıl meselesi doğum, ölüm, yaşlılık ve hastalık döngüsünü durdurabilmek. İnsanlar duyarsız. O kadar kalın kafalı olmuşlar ki hayatın bu sorununu anlamıyorlar. Çok çok önce Viśvāmitra Muni, Mahārāja Daśaratha'yı gördüğünde, Mahārāja Daśaratha, Viśvāmitra Muni'ye sormuş, aihistaṁ yat taṁ punar janma jayaya: "Sevgili efendim, ölümü fethetme çabanız, nasıl gidiyor o iş? Bir kesinti var mı?" Bizim Vedik uygarlığımız bu, doğumun, ölümün, yaşlılığın ve hastalığın nasıl fethedileceği. Ama modern zamanda böyle bir bilgi yok ve kimse de ilgilenmiyor. Büyük profesörler bile yaşamdan sonra ne olduğunu bilmiyorlar. Ölümden sonra hayat olduğuna bile inanmıyorlar. Kör bir uygarlık sürüyor. Biz özellikle insan yaşam formundayken hayatın amacının bedensel yaşamın gereksinimlerinden: yemek, uyumak, çiftleşmek ve savunmaktan farklı olduğunu onlara öğretmeye çalışarak kendi üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Bhagavad-gītā'da şöyle denir, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye: (BG 7.3) "Milyonlarca insan içinden, biri hayatında başarılı olmaya çaba gösterebilir." Siddhaye, siddhi. Doğumun, ölümün, yaşlılığın ve hastalığın nasıl yenileceği, bu siddhidir. Ve manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye. Moden uygar insan o kadar aptal ki siddhi nedir bilmiyor. "Param olursa ve bir bungalov ve araba alırsam, bu siddhidir" sanıyorlar. Ama o siddhi değil. Bir kaç sene için çok güzel bir bungalovun, araban ve ailen olabilir. Ama bu düzenleme sona erdiğinde başka bir bedeni kabul etmek zorunda kalacaksın. Bunu bilmiyorsunuz. Onlar da bilip bilmemeyi umursamıyorlar. O kadar kalın kafalı olmuşlar ki, eğitim ve uygarlığın ilerlemesiyle çok övünüyorlar. Ama biz buna karşı çıkıyoruz. Karşı çıkıyoruz. Ben karşı çıkmıyorum. Kṛṣṇa karşı çıkıyor.

na māṁ duṣkṛtino mūḍhāḥ
prapadyante narādhamāḥ
māyayāpahṛta-jñānā
āsuraṁ bhāvam āśritāḥ
(BG 7.15)

Bu reziller, insanoğlunun en aşağı olanları hep günah dolu faaliyetlerle meşguller, bu insanlar Kṛṣṇa bilincini kabul etmiyorlar. "Hayır. Çok fazla eğitimli MA, PhD var." Kṛṣṇa der ki, māyayāpahṛta-jñānāḥ. "Görünürde çok eğitimliler, ama gerçek bilgilerini māyā alıp götürmüş." Āsuraṁ bhāvam āśritāḥ. Bu atesit toplum çok tehlikeli. İnsanlar bu yüzden acı çekiyorlar. Ama çok ciddi değiller. Bu yüzden Kṛṣṇa onlara mūḍhāḥ, rezil diyor. Na māṁ duṣkṛtino mūḍhāḥ. Biz de bu mūḍhaları, mūḍha toplumunu spiritüel hayatın aydınlığına getirmeye çalışıyoruz. Bizim mütevazi çabamız budur. Ama gerçekten şöyle denir, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu: (BG 7.3) "Milyonlarca kişinin içinden, birini getirebilirler." Manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye. Bu bizim vazgeçeceğimiz anlamına gelmiyor. Aynı okulda, kolej günlerinde olduğu gibi, Sir Asutosh Mukherjee daha yüksek eğitime başlamıştı, doktora derslerine başlamıştı üniversitede. Bir iki öğrenci vardı ama milyonlarca rupiye mal olsa da sınıfı açık tuttu, bir ya da iki öğrenci olmasına bakmaksızın. Benzer şekilde Kṛṣṇa bilinci hareketi de devam etmeli. Aptal insanların bunu anlamamaları ya da kabul etmemeleri fark etmez. Biz propogandamızı yapmalıyız. Çok teşekkür ederim.