TR/Prabhupada 0064 - Siddhi Demek Yaşamın Mükemmeliyeti Demektir: Difference between revisions

(Created page with "<!-- BEGIN CATEGORY LIST --> Category:1080 Turkish Pages with Videos Category:Prabhupada 0064 - in all Languages Category:TR-Quotes - 1975 Category:TR-Quotes - L...")
 
(Vanibot #0023: VideoLocalizer - changed YouTube player to show hard-coded subtitles version)
 
Line 7: Line 7:
[[Category:TR-Quotes - in USA]]
[[Category:TR-Quotes - in USA]]
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- BEGIN NAVIGATION BAR -- DO NOT EDIT OR REMOVE -->
{{1080 videos navigation - All Languages|Turkish|TR/Prabhupada 0063 - Ben Büyük Bir Mrdanga Çalgıcısı Olmalıyım|0063|TR/Prabhupada 0065 - Herkes Mutlu Olacak|0065}}
<!-- END NAVIGATION BAR -->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<div class="center">
<div class="center">
Line 15: Line 18:


<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
{{youtube_right|ABEEBS8qT4c|Siddhi Means Perfection of Life - Prabhupāda 0064}}
{{youtube_right|KfURoUBgUZE|Siddi Demek Yaşamın Mükemmeliyeti Demektir <br />- Prabhupāda 0064}}
<!-- END VIDEO LINK -->
<!-- END VIDEO LINK -->


<!-- BEGIN AUDIO LINK -->
<!-- BEGIN AUDIO LINK -->
<mp3player>http://vaniquotes.org/w/images/750628SB.DEN_clip1.mp3</mp3player>  
<mp3player>https://s3.amazonaws.com/vanipedia/clip/750628SB.DEN_clip1.mp3</mp3player>  
<!-- END AUDIO LINK -->
<!-- END AUDIO LINK -->


Line 27: Line 30:


<!-- BEGIN TRANSLATED TEXT -->
<!-- BEGIN TRANSLATED TEXT -->
Kecit "bir kimse" demektir. "Çok nadiren." "Bir kimse" demek "çok nadiren" demektir. Vāsudeva-parāyaṇāḥ olmak hiç de kolay değildir. Dün Bhagavān'ın, Kṛṣṇa'nın şunu söylediğini anlattım, yatatām api siddhānāṁ kaścid vetti māṁ tattvataḥ, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye ([[Vanisource:BG 7.3|BG 7.3]]). Siddhi hayatın mükemmeliyeti demektir. Genelde yoga pratiğinin aṣṭa-siddhisi olarak anlaşılır - aṇimā, laghimā, mahimā, prāpti, siddhi, īśitva, vaśitva, prākāmya. Bunlara siddhi, yoga-siddi denilir. Yoga-siddhi en küçükten daha küçük olmak demektir. Aslında bizim büyüklüğümüz çok, çok küçüktür. Öyleyse yoga-siddi ile bu materyal bedene sahip olduğu halde, bir yogi en küçük boyuta gelebilir, ve onu nereye sıkıştırırsanız, oradan çıkacaktır. Buna aṇimā-siddhi denir. Benzer şekilde mahimā-siddhi, laghimā-siddhi vardır. Bir parça pamuktan daha da hafif olabilir. Yogiler, onlar çok hafif olurlar. Hindistan'da hala yogiler var. Çocukluğumda tabi ki yogi gördük, babama gelirdi. Bir kaç saniye içinde herhangi bir yere gidebileceğini söylerdi. Ve bazen sabah erkenden Jagannātha Purī'ye, Rāmeśvaram'a, Haridwar'a giderler, ve Ganj'ın farklı sularında yıkanırlar ve başka şeyler yaparlar. Buna laghimā-siddhi denir. Çok hafif olursunuz. Derdi ki "Gurumla oturuyoruz ve sadece dokunuyoruz. Burada oturuyoruz ve bir kaç saniye sonra başka bir yerde oturuyor oluyoruz." Buna laghimā-siddhi denir.  
Kecit "bir kimse" demektir. "Çok nadiren." "Bir kimse" demek "çok nadiren" demektir. Vāsudeva-parāyaṇāḥ olmak hiç de kolay değildir. Dün Bhagavān'ın, Kṛṣṇa'nın şunu söylediğini anlattım, yatatām api siddhānāṁ kaścid vetti māṁ tattvataḥ, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye ([[Vanisource:BG 7.3 (1972)|BG 7.3]]). Siddhi hayatın mükemmeliyeti demektir. Genelde yoga pratiğinin aṣṭa-siddhisi olarak anlaşılır - aṇimā, laghimā, mahimā, prāpti, siddhi, īśitva, vaśitva, prākāmya. Bunlara siddhi, yoga-siddi denilir. Yoga-siddhi en küçükten daha küçük olmak demektir. Aslında bizim büyüklüğümüz çok, çok küçüktür. Öyleyse yoga-siddi ile bu materyal bedene sahip olduğu halde, bir yogi en küçük boyuta gelebilir, ve onu nereye sıkıştırırsanız, oradan çıkacaktır. Buna aṇimā-siddhi denir. Benzer şekilde mahimā-siddhi, laghimā-siddhi vardır. Bir parça pamuktan daha da hafif olabilir. Yogiler, onlar çok hafif olurlar. Hindistan'da hala yogiler var. Çocukluğumda tabi ki yogi gördük, babama gelirdi. Bir kaç saniye içinde herhangi bir yere gidebileceğini söylerdi. Ve bazen sabah erkenden Jagannātha Purī'ye, Rāmeśvaram'a, Haridwar'a giderler, ve Ganj'ın farklı sularında yıkanırlar ve başka şeyler yaparlar. Buna laghimā-siddhi denir. Çok hafif olursunuz. Derdi ki "Gurumla oturuyoruz ve sadece dokunuyoruz. Burada oturuyoruz ve bir kaç saniye sonra başka bir yerde oturuyor oluyoruz." Buna laghimā-siddhi denir.  


Çok fazla yoga-siddhi var. İnsanlar bu yoga-siddhileri görünce çok şaşırıyorlar. Ama Kṛṣṇa der ki, yatatām api siddhānām: (BG 7.3) "Bunca siddhanın içinde, yoga-siddhisi olan," yatatām api siddhānām kaścid vetti māṁ tattvataḥ ([[Vanisource:BG 7.3|BG 7.3]]), "bir kimse Beni anlayabilir." Yani bir kimse bir takım yoga-siddhilere erişebilir; ama yine de Kṛṣṇa'yı anlaması mümkün olmaz. Bu mümküm değildir. Kṛṣṇa ancak herşeyini Kṛṣṇa'ya adayanlar tarafından anlaşılabilir. Bu yüzden Kṛṣṇa bunu ister, talep eder, sarva-dharmān parityajya mām ekam śaraṇaṁ ([[Vanisource:BG 18.66|BG 18.66]]). Kṛṣṇa başkaları tarafından değil, sadece saf adananı tarafından anlaşılabilir.
Çok fazla yoga-siddhi var. İnsanlar bu yoga-siddhileri görünce çok şaşırıyorlar. Ama Kṛṣṇa der ki, yatatām api siddhānām: ([[Vanisource:BG 7.3 (1972)|BG 7.3]]) "Bunca siddhanın içinde, yoga-siddhisi olan," yatatām api siddhānām kaścid vetti māṁ tattvataḥ ([[Vanisource:BG 7.3 (1972)|BG 7.3]]), "bir kimse Beni anlayabilir." Yani bir kimse bir takım yoga-siddhilere erişebilir; ama yine de Kṛṣṇa'yı anlaması mümkün olmaz. Bu mümküm değildir. Kṛṣṇa ancak herşeyini Kṛṣṇa'ya adayanlar tarafından anlaşılabilir. Bu yüzden Kṛṣṇa bunu ister, talep eder, sarva-dharmān parityajya mām ekam śaraṇaṁ ([[Vanisource:BG 18.66 (1972)|BG 18.66]]). Kṛṣṇa başkaları tarafından değil, sadece saf adananı tarafından anlaşılabilir.
<!-- END TRANSLATED TEXT -->
<!-- END TRANSLATED TEXT -->

Latest revision as of 10:59, 3 October 2018



Lecture on SB 6.1.15 -- Denver, June 28, 1975

Kecit "bir kimse" demektir. "Çok nadiren." "Bir kimse" demek "çok nadiren" demektir. Vāsudeva-parāyaṇāḥ olmak hiç de kolay değildir. Dün Bhagavān'ın, Kṛṣṇa'nın şunu söylediğini anlattım, yatatām api siddhānāṁ kaścid vetti māṁ tattvataḥ, manuṣyāṇāṁ sahasreṣu kaścid yatati siddhaye (BG 7.3). Siddhi hayatın mükemmeliyeti demektir. Genelde yoga pratiğinin aṣṭa-siddhisi olarak anlaşılır - aṇimā, laghimā, mahimā, prāpti, siddhi, īśitva, vaśitva, prākāmya. Bunlara siddhi, yoga-siddi denilir. Yoga-siddhi en küçükten daha küçük olmak demektir. Aslında bizim büyüklüğümüz çok, çok küçüktür. Öyleyse yoga-siddi ile bu materyal bedene sahip olduğu halde, bir yogi en küçük boyuta gelebilir, ve onu nereye sıkıştırırsanız, oradan çıkacaktır. Buna aṇimā-siddhi denir. Benzer şekilde mahimā-siddhi, laghimā-siddhi vardır. Bir parça pamuktan daha da hafif olabilir. Yogiler, onlar çok hafif olurlar. Hindistan'da hala yogiler var. Çocukluğumda tabi ki yogi gördük, babama gelirdi. Bir kaç saniye içinde herhangi bir yere gidebileceğini söylerdi. Ve bazen sabah erkenden Jagannātha Purī'ye, Rāmeśvaram'a, Haridwar'a giderler, ve Ganj'ın farklı sularında yıkanırlar ve başka şeyler yaparlar. Buna laghimā-siddhi denir. Çok hafif olursunuz. Derdi ki "Gurumla oturuyoruz ve sadece dokunuyoruz. Burada oturuyoruz ve bir kaç saniye sonra başka bir yerde oturuyor oluyoruz." Buna laghimā-siddhi denir.

Çok fazla yoga-siddhi var. İnsanlar bu yoga-siddhileri görünce çok şaşırıyorlar. Ama Kṛṣṇa der ki, yatatām api siddhānām: (BG 7.3) "Bunca siddhanın içinde, yoga-siddhisi olan," yatatām api siddhānām kaścid vetti māṁ tattvataḥ (BG 7.3), "bir kimse Beni anlayabilir." Yani bir kimse bir takım yoga-siddhilere erişebilir; ama yine de Kṛṣṇa'yı anlaması mümkün olmaz. Bu mümküm değildir. Kṛṣṇa ancak herşeyini Kṛṣṇa'ya adayanlar tarafından anlaşılabilir. Bu yüzden Kṛṣṇa bunu ister, talep eder, sarva-dharmān parityajya mām ekam śaraṇaṁ (BG 18.66). Kṛṣṇa başkaları tarafından değil, sadece saf adananı tarafından anlaşılabilir.