TR/Prabhupada 0175 - Dharma Demek Kargaları Kuğulara Dönüştürmek Demektir

Revision as of 09:02, 26 April 2015 by Asli (talk | contribs) (Created page with "<!-- BEGIN CATEGORY LIST --> Category:1080 Turkish Pages with Videos Category:Prabhupada 1075 - in all Languages Category:TR-Quotes - 1966 Category:TR-Quotes - L...")
(diff) ← Older revision | Latest revision (diff) | Newer revision → (diff)


Invalid source, must be from amazon or causelessmery.com

660219-20 - Lecture BG Introduction - New York

Gelecek Yaşamızı Bu Yaşamımızdaki Hareketlerimizle Hazırlıyoruz Rab der ki; anta-kāle ca mām eva smaran muktvā kalevaram (BG 8.5). Her kim bu maddi bedeni Tanrı'nın Yüce Şahsı Kṛṣṇa'yı hatırlayarak terk ederse, hemen sac-cid-ānanda-vigraha olan ruhsal bedenini kazanır (BG 8.5). Maddi dünyada bu bedeni terk etme ve yeni bir beden alma süreci de ayarlanmıştır. Bir adam bir sonraki yaşamında hangi beden formuna sahip olacağına karar verildikten sonra ölür. Lakin bu daha üst otoriteler tarafından kararlaştırılır. Tıpkı hizmetimize göre terfi etmemiz veya rütbemizin alçalması gibi. Benzer şekilde, hareketlerimize göre biz... Bu yaşamın hareketleri, bu yaşamın faaliyetleri sonraki yaşamımızın zeminini oluşturur. Bizler bu yaşamdaki hareketlerimizle gelecek yaşamımızı hazırlıyoruz. O halde bu yaşamımızı Tanrı'nın krallığına terfi etmek için hazırlayabilirsek, o zaman kesinlikle bu maddi bedeni terk ettikten, bıraktıktan sonra... Rab der ki; yaḥ prayāti, giden kişi, sa mad-bhāvaṁ yāti (BG 8.5), mad-bhāvam... Rab'bın sahip olduğu ya da ruhsal yapıda olan aynı ruhsal bedene sahip olur. Şimdi, önceden yukarda açıkladığımız üzere transandantalistlerin çeşitli türleri vardır. Brahmavādī, paramātmavādī ve adananlar. Ruhsal semada veya brahma-jyotir'de ruhsal gezegenler vardır, sayısız ruhsal gezegen, bundan daha önce söz etmiştik. Ve o gezegenlerin sayısı bu maddi dünyanın tüm evrenlerinden oldukça fazladır.

Bu maddi dünya ekāṁśena sthito jagat(BG 10.42)tır. Burası tüm yaradılışın dörtte biridir. Yaradılışın dörtte üçü ruhsal alemdir ve bu yaradılışın dörtte birlik kısmında, bizim şu an deneyimlediğimiz, bunun gibi milyonlarca evren vardır. Ve bir evren içersinde milyonlarca ve milyarlarca gezegen vardır. Yani tüm bu maddi dünyada milyonlarca ve milyarlarca güneş, yıldız ve ay var, ama tüm bu maddi dünya bütün yaradılışın sadece dörtte birini oluşturur. Dörtte üçlük tezahür ruhsal semadadır. Şimdi, bu mad-bhāvam, Yüce Brahman'ın mevcudiyetiyle bir olmayı arzulayan kişi, onlar Yüce Rab'bın brahma-jyotirinde birleşirler. Mad-bhāvam, brahma-jyotir'deki ruhsal gezegenler kadar brahma-jyotir anlamına da gelir. Ve Rab'bın birlikteliğinin keyfini çıkarmak isteyen adananlar, onlar gezegenlere, Vaikuṇṭha gezegenlerine giderler. Sayısız Vaikuṇṭha gezegen vardır, ve Rab, Yüce Rab Śrī Kṛṣṇa, Nārāyaṇa gibi dört eli olan farklı isimlerdeki tam yayılımları aracılığıyla, Pradyumna, Aniruddha, ve Mādhava, Govinda... Bu dört elli Nārāyaṇa'nın sayısız ismi vardır. Yani gezegenlerden biri, o da mad-bhāvamdır, o da ruhsal doğa içerisindedir. Yani hayatın sonundaki herhangi bir transandentalist, ister brahma-jyotir'i düşünsün ister Paramātmā üzerinde yoğunlaşsın ya da ister Tanrı'nın Yüce Şahsı Śrī Kṛṣṇa'yı düşünsün, her iki durumda da ruhsal semaya girer. Ama sadece Yüce Rab ile şahsi temasta olmayı pratiklemiş olan adananlar, onlar Vaikuṇṭha gezegenlerine ya da Goloka Vṛndāvan gezegenine girer. Rab der ki; yaḥ prayāti sa mad-bhāvaṁ yāti nāsty atra saṁśayaḥ (BG 8.5). Hiç şüphesiz. Kişi inanmamazlık yapmamalı. Mesele bu.

Dolayısıyla siz hayatınız boyunca Bhagavad-gītā'yı okuyorsunuz, ama Rab hayal gücümüzle örtüşmeyen bir şey söylediğinde reddediyoruz. Bhagavad-gītā okumanın yöntemi bu değildir. Tıpkı Arjuna'nın dediği gibi, sarvam etaṁ ṛtam manye, "Sen ne söylediysen, herşeye inanıyorum." Benzer şekilde duyun, duymak. Rab der ki, ölüm anında her kim ister Brahman ister Paramātmā ya da Tanrı'nın Şahsı olarak Onu düşünürse, kesinlikle ruhsal semaya girer ve buna hiç şüphe yoktur. Kişi inanmamazlık yapmamalıdır. Ve süreç, genel kural da Bhagavad-gītā'da belirtilir, kişinin nasıl, sırf ölüm anında Yüce Olanı düşünmekle ruhsal krallığa girmesinin nasıl mümkün olduğu. Çünkü genel yöntemden de bahsedilir:

yaṁ yaṁ vāpi smaran bhāvaṁ
tyajaty ante kalevaram
taṁ tam evaiti kaunteya
sadā tad-bhāva-bhāvitaḥ
(BG 8.6)