TR/Prabhupada 0974 - Bizim Büyüklüğümüz Çok Çok Küçük, Son Derece Küçük. tanrı Büyüktür: Difference between revisions

 
(Vanibot #0023: VideoLocalizer - changed YouTube player to show hard-coded subtitles version)
 
Line 9: Line 9:
[[Category:Turkish Language]]
[[Category:Turkish Language]]
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- BEGIN NAVIGATION BAR -- DO NOT EDIT OR REMOVE -->
{{1080 videos navigation - All Languages|Turkish|TR/Prabhupada 0973 - İlkelere Uyarsa, Kesinlike Eve, tanrılığa Geri Gider|0973|TR/Prabhupada 0975 - Biz Küçük Tanrılarız. Çok Küçük, Tanrı Örnekleri|0975}}
<!-- END NAVIGATION BAR -->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<div class="center">
<div class="center">
Line 17: Line 20:


<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
{{youtube_right|U5_80JCccj0|Bizim Büyüklüğümüz Çok Çok Küçük, Son Derece Küçük. tanrı Büyüktür <br/>- Prabhupāda 0974}}
{{youtube_right|JlLru56abg4|Bizim Büyüklüğümüz Çok Çok Küçük, Son Derece Küçük. tanrı Büyüktür <br/>- Prabhupāda 0974}}
<!-- END VIDEO LINK -->
<!-- END VIDEO LINK -->


<!-- BEGIN AUDIO LINK -->
<!-- BEGIN AUDIO LINK -->
<mp3player>File:730408BG-NEW YORK_clip1.mp3</mp3player>
<mp3player>https://s3.amazonaws.com/vanipedia/clip/730408BG-NEW_YORK_clip1.mp3</mp3player>
<!-- END AUDIO LINK -->
<!-- END AUDIO LINK -->


Line 33: Line 36:
:tasya kartāram api māṁ
:tasya kartāram api māṁ
:vidhy akartāram avyayam
:vidhy akartāram avyayam
:([[Vanisource:BG 4.13|BG 4.13]])
:([[Vanisource:BG 4.13 (1972)|BG 4.13]])


Bu da Bhagavad-gītā'dan bir dizedir. Çoğunuz bu kitabı, Bhagavad-gītā'yı biliyorsunuz. Çok meşhur bir bilgi kitabıdır. Ve biz Bhagavad-gītā'yı olduğu gibi sunuyoruz. Bu Kṛṣṇa bilinci hareketi Bhagavad-gītā'yı hiçbir karıştırma olmadan, olduğu gibi sunmaktır.  
Bu da Bhagavad-gītā'dan bir dizedir. Çoğunuz bu kitabı, Bhagavad-gītā'yı biliyorsunuz. Çok meşhur bir bilgi kitabıdır. Ve biz Bhagavad-gītā'yı olduğu gibi sunuyoruz. Bu Kṛṣṇa bilinci hareketi Bhagavad-gītā'yı hiçbir karıştırma olmadan, olduğu gibi sunmaktır.  


Dolayısıyla Kṛṣṇa der ki dört sınıf adam, catur varṇyam... Catur "dört" demektir, ve varṇa "toplum bölümü," demektir. Tıpkı varṇanın renk anlamına gelmesi gibi. Farklı renk bölümleri olduğu gibi kırmızı, mavi ve sarı, benzer şekilde insan, insan toplumu da niteliklerine göre ayrılmalıdır. Niteliğe aynı zamanda renk denir. Catur varṇyaṁ mayā sṛṣṭaṁ guṇa-karma-vibhāgaśaḥ ([[Vanisource:BG 4.13|BG 4.13]]). Dolayısıyla bu maddi dünyada üç nitelik vardır. Üç nitelik. Ya da üç renk. Kırmızı, mavi ve sarı. Karıştırırsınız. O zaman seksen bir renk olursunuz. Üç renk, üçün üzerine üç renk, çarpınca dokuz olur. Dokuzun üzerine dokuz çarğılınca, seksen bir olur. Dolayısıyla sekiz milyon dört yüz bin canlı yaşam formu vardır. Farklı niteliklerin bu karışımdan ötürü. Doğa canlı varlığın belli tip bir nitelikle olan birlikteliğinden ötürü farklı beden tipleri üretiyor. Canlı varlıklar Tanrının önemli küçük parçalarıdır. Tanrının büyük ateş ve canlı varlıkların da kıvılcımlar gibi olduklarını varsayın. Kıvılcımlar, onlar da ateştir. Kıvılcımlar da, eğer bir kıvılcım bedeninize, elbisenize düşecek olursa yakar. Ama büyük ateş kadar güçlü değildir. Benzer şekilde, Tanrı da herşeye kadirdir. Tanrı büyüktür. Bizler Tanrının önemli küçük parçalarıyız. Bu yüzden bizim büyüklüğümüz ölçülemeyecek kadar çok çok küçük. Tanrı büyüktür. Bu nedenle O bir sürü evreni yaratmıştır. Biz tek bir evrenşn bile hesabını veremeyiz. Gördüğümüz bu tek bir evren, gökyüzü, o gökyüzündeki kubbe, dışında ki uzay, milyonlarca ve milyarlarca yıldız, gezegen var. Süzülüyorlar. Havada süzülüyorlar. Herkes bilir.
Dolayısıyla Kṛṣṇa der ki dört sınıf adam, catur varṇyam... Catur "dört" demektir, ve varṇa "toplum bölümü," demektir. Tıpkı varṇanın renk anlamına gelmesi gibi. Farklı renk bölümleri olduğu gibi kırmızı, mavi ve sarı, benzer şekilde insan, insan toplumu da niteliklerine göre ayrılmalıdır. Niteliğe aynı zamanda renk denir. Catur varṇyaṁ mayā sṛṣṭaṁ guṇa-karma-vibhāgaśaḥ ([[Vanisource:BG 4.13 (1972)|BG 4.13]]). Dolayısıyla bu maddi dünyada üç nitelik vardır. Üç nitelik. Ya da üç renk. Kırmızı, mavi ve sarı. Karıştırırsınız. O zaman seksen bir renk olursunuz. Üç renk, üçün üzerine üç renk, çarpınca dokuz olur. Dokuzun üzerine dokuz çarğılınca, seksen bir olur. Dolayısıyla sekiz milyon dört yüz bin canlı yaşam formu vardır. Farklı niteliklerin bu karışımdan ötürü. Doğa canlı varlığın belli tip bir nitelikle olan birlikteliğinden ötürü farklı beden tipleri üretiyor. Canlı varlıklar Tanrının önemli küçük parçalarıdır. Tanrının büyük ateş ve canlı varlıkların da kıvılcımlar gibi olduklarını varsayın. Kıvılcımlar, onlar da ateştir. Kıvılcımlar da, eğer bir kıvılcım bedeninize, elbisenize düşecek olursa yakar. Ama büyük ateş kadar güçlü değildir. Benzer şekilde, Tanrı da herşeye kadirdir. Tanrı büyüktür. Bizler Tanrının önemli küçük parçalarıyız. Bu yüzden bizim büyüklüğümüz ölçülemeyecek kadar çok çok küçük. Tanrı büyüktür. Bu nedenle O bir sürü evreni yaratmıştır. Biz tek bir evrenşn bile hesabını veremeyiz. Gördüğümüz bu tek bir evren, gökyüzü, o gökyüzündeki kubbe, dışında ki uzay, milyonlarca ve milyarlarca yıldız, gezegen var. Süzülüyorlar. Havada süzülüyorlar. Herkes bilir.
<!-- END TRANSLATED TEXT -->
<!-- END TRANSLATED TEXT -->

Latest revision as of 13:33, 3 October 2018



730408 - Lecture BG 04.13 - New York

catur varṇyaṁ mayā sṛṣṭaṁ
guṇa-karma-vibhāgaśaḥ
tasya kartāram api māṁ
vidhy akartāram avyayam
(BG 4.13)

Bu da Bhagavad-gītā'dan bir dizedir. Çoğunuz bu kitabı, Bhagavad-gītā'yı biliyorsunuz. Çok meşhur bir bilgi kitabıdır. Ve biz Bhagavad-gītā'yı olduğu gibi sunuyoruz. Bu Kṛṣṇa bilinci hareketi Bhagavad-gītā'yı hiçbir karıştırma olmadan, olduğu gibi sunmaktır.

Dolayısıyla Kṛṣṇa der ki dört sınıf adam, catur varṇyam... Catur "dört" demektir, ve varṇa "toplum bölümü," demektir. Tıpkı varṇanın renk anlamına gelmesi gibi. Farklı renk bölümleri olduğu gibi kırmızı, mavi ve sarı, benzer şekilde insan, insan toplumu da niteliklerine göre ayrılmalıdır. Niteliğe aynı zamanda renk denir. Catur varṇyaṁ mayā sṛṣṭaṁ guṇa-karma-vibhāgaśaḥ (BG 4.13). Dolayısıyla bu maddi dünyada üç nitelik vardır. Üç nitelik. Ya da üç renk. Kırmızı, mavi ve sarı. Karıştırırsınız. O zaman seksen bir renk olursunuz. Üç renk, üçün üzerine üç renk, çarpınca dokuz olur. Dokuzun üzerine dokuz çarğılınca, seksen bir olur. Dolayısıyla sekiz milyon dört yüz bin canlı yaşam formu vardır. Farklı niteliklerin bu karışımdan ötürü. Doğa canlı varlığın belli tip bir nitelikle olan birlikteliğinden ötürü farklı beden tipleri üretiyor. Canlı varlıklar Tanrının önemli küçük parçalarıdır. Tanrının büyük ateş ve canlı varlıkların da kıvılcımlar gibi olduklarını varsayın. Kıvılcımlar, onlar da ateştir. Kıvılcımlar da, eğer bir kıvılcım bedeninize, elbisenize düşecek olursa yakar. Ama büyük ateş kadar güçlü değildir. Benzer şekilde, Tanrı da herşeye kadirdir. Tanrı büyüktür. Bizler Tanrının önemli küçük parçalarıyız. Bu yüzden bizim büyüklüğümüz ölçülemeyecek kadar çok çok küçük. Tanrı büyüktür. Bu nedenle O bir sürü evreni yaratmıştır. Biz tek bir evrenşn bile hesabını veremeyiz. Gördüğümüz bu tek bir evren, gökyüzü, o gökyüzündeki kubbe, dışında ki uzay, milyonlarca ve milyarlarca yıldız, gezegen var. Süzülüyorlar. Havada süzülüyorlar. Herkes bilir.